Tıp bilimi, insan yaşamını koruma ve uzatma hedefinde her zaman bilginin ve teknolojinin ışığını takip etmiştir. Tıp ve teknoloji arasındaki bağ her geçen gün daha da güçlenmekte ve yeni tedavi olanakları yaratmaktadır. Özellikle kritik hastalık yönetiminde organ destek sistemlerinin gelişimi, bu iki alanın uyumlu iş birliğinin en parlak örneklerinden bir olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu kitap, ECMO uygulamalarından sepsis ve zehirlenmelerde kullanılan hemadsorbsiyon tekniklerine, renal replasman tedavilerinden akciğer, karaciğer destek sistemlerine kadar modern yoğun bakım pratiğinin vazgeçilmez unsurlarını ele almaktadır. Gelişen teknolojinin sunduğu olanaklar sayesinde daha önce tedavisi olası olmayan tablolar artık umut vadeden süreçlere dönüşmüştür.
Ancak teknoloji tek başına yeterli değildir; doğru bilgi, doğru hasta seçimi ve etik sorumluluk bilinciyle harmanlanmadıkça gerçek başarı sağlanamaz. Bu nedenle bu kitapta yalnızca teknik bilgiler değil, aynı zamanda klinik uygulamaların püf noktaları ve hasta merkezli yaklaşım ilkeleri de işlenmiştir.