Ebelik ve Toplum Sağlığı

500 TL Üzeri ve Ücretsiz Kargo
Kargo Ücreti
75 TL
Orjinal Ürün Garantisi
Aynı Gün Kargo Hafta içi 16:00 - Cumartesi 14:00

Hafta içi 16:00 ve Cumartesi 14:00'a kadar verilen siparişler aynı gün içinde kargoya verilir.

 Birinci basamak sağlık hizmetleri ve hizmetin mihenk taşı ebeleri tanıyarak düşledim bu kitabı yazmayı. Nusret Fişek hocamın sözlerinden de feyz aldım. Değerli hocam halkın sağlığını önemser, sağlık ocağı hekiminin sorunlara, yerinde ve zamanında, önlem alabilmesi için ebelerin ev ziyaretleri ile vereceği geribildirimleri önemsemesi gerektiğini belirtirdi. Halk sağlıkçı kimliğimi, alanda, Nusret Fişek hocamın yetiştirdiği ekip ile çalışarak kazandım. Yaşayarak öğrendim toplum sağlığı ve ebelik hizmetlerinin anlam ve önemini. Düşlediğim ikinci kitap, “Bulaşıcı – Bulaşıcı Olmayan Hastalıkların Kontrolü (önleme / koruma / erken tespit ve tanıya yönlendirme) ve Ebelik”, henüz hazırlık aşamasında.

  Bornova sosyalizasyon bölgesinde eğitim ve denetim hemşiresi olarak görev yaptım. Birinci basamak sağlık hizmetleri o yıllarda Ege Üniversitesi Toplum Sağlığı Enstitüsü bünyesinde yer alan Bornova Eğitim ve Araştırma Sağlık Grup Başkanlığına bağlı sağlık ocaklarında veriliyordu. Üniversite ve Sağlık Bakanlığı kadrolarında yer alan sağlık çalışanları hizmeti birlikte yürütüyorlardı. Merkez sağlık ocağı yanı sıra Ergene, Osman Gazi ve Kızılay bölgelerinin sağlık ocakları, Naldöken, Doğanlar, Eğridere, Kurudere, Sarnıç, Yaka, Beşyol, Çiçekli köylerinin sağlık evleri vardı. Görev yaptığım alanın sağlık ocağı ve sağlık evi ebeleri ile sayılamayacak kadar çok ev ziyareti yaptım. Yeri geldi sağlık ocağı ve sağlık evlerine giderek yerinde eğitim-denetim, yeri geldi merkez sağlık ocağına davet ederek grup eğitimleri yaparak sürdürdüm görevimi. Ay sonuna yakın, tüm ebeler merkez sağlık ocağına gelerek aylık çalışma formlarını teslim ederler, bir önceki ay ile o ayın çalışma sonuçlarını birlikte değerlendirirdik. En çok ana ve bebek ölümlerinin olmaması rahatlatırdı bizi. Sağlığın korunması, geliştirilmesi ve sürdürülmesinden yana birey, aile ve topluma sürekli ve düzenli eğitimler verilir, ev halkı tespit fişi (ETF) kullanılarak yapılan yıl ortası nüfusu belirleme çalışmalarında ebelere ekipçe destek olurduk.

    Bölgeye hizmet veren ekip üyeleri arasında unutamadıklarım var. Meltem Ağzıtemiz (halk sağlığı uzmanı),Seyhan Gülmen (çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı),Hüsamettin Ayar (kadın hastalıkları ve doğum uzmanı),Üstün Çeliker (iç hastalıkları uzmanı),Dolunay Çiftdemir (mikrobiyoloji ve enfeksiyon hastalıkları uzmanı),Göker Çiftdemir (genel cerrahi uzmanı),İsmail Sancak (sağlık ocağı hekimi),İsmail Hakkı Timur (sağlık ocağı hekimi),Ali Osman Karababa (sağlık ocağı hekimi),Zeliha Tosun (sağlık ocağı hekimi),Lütfiye Emiral (sağlık ocağı hekimi),Erdal Beşer (sağlık ocağı hekimi),Faruk Erisev (diş hekimi),Neşe Boztok (eczacı),Asuman Boyacıgiller (eczacı),Zehra Çalışkan (sosyal hizmet uzmanı),Mustafa Koç (sosyolog),Kenan Mortan (ekonomist) Sevcihan Özkoç (çocuk gelişim uzmanı),Nesrin Kusin (gıda mühendisi),Abbas Sözeri (memur),Üzeyir Şimşek (memur),Dilek Çakır (yüksek hemşire),Fatma Sezgin (yüksek hemşire),İsmail Kaynak (sağlık memuru),Gülsüm (ebe),Sevcihan (ebe),Nimet (ebe),Gülfem (ebe),Fadime (ebe) ve adını anımsayamadığım sağlık ocağı ve sağlık evi ebeleri. Sağlık ocağı hekimleri (bakanlık / üniversite kadrosunda) aynı zamanda toplum sağlığı enstitüsü bünyesinde halk sağlığı uzmanı olmak üzere lisansüstü eğitim alan pratisyen hekimler idi.

      Yaşayarak öğrendim ki, birinci basamak sağlık hizmetleri, ağırlıklı olarak, önleme, koruma, erken tespit ile tanı ve tedaviye yönlendirmeye yönelik bir hizmet modeli olup, ebeler ve ev ziyaretleri olmaksızın hizmetin layığıyla yerine getirilmesi zordur. Anladım ki, ev ziyaretleri ile kastedilen sadece kadın, gebe, lohusa, 0-6 yaş çocuk izlemi yapmak, sorun var ise, hekim muayenesi için sağlık ocağına davet etmek, hekim gerekli görür ise uzman hekimin değerlendirmesini sağlamak da değildir. Ebe ev ziyareti sırasında ev halkı yanı sıra yaşam yeri ve çevre koşullarını da gözlemler. Bir sorun var ise sağlık ocağı hekiminin de bilgisinde eğitim-denetim hemşiresi ile birlikte ziyaret planlar, sağlık ocağı hekimi her iki ziyaretin geribildirimleri doğrultusunda çözüm bulmaya çalışır, örneğin; sorun çevre ile ilgili ise sağlık memurunu görevlendirerek, sorun şiddet ile ilgili ise sosyal hizmet uzmanını görevlendirerek sorunun detaylı araştırılmasını sağlardı. Gerektiğinde sağlık memuru/sosyal hizmet uzmanı ve ebe ile birlikte ev ziyareti yaparak durumu bir de kendisi yerinde görüp, denetlerdi.

       Dünden bugüne çok şey değişti. Sağlıkta Dönüşüm Yasası ile birlikte birinci basamak sağlık hizmetlerinin verildiği birimin ismi Aile Sağlığı Merkezi oldu. Bu birimde hizmet veren sağlık çalışanları aile sağlığı hekimi ve aile sağlığı elemanı olarak tanımlandı. Aile sağlığı elemanı olarak ebenin görev yetki ve sorumlulukları daraldı, ev ziyaretleri yok denecek kadar azaldı. Oysa bu arada ebelik eğitim ve öğretimi lisansa dayandırıldı, ebelik anabilim dalı kuruldu, ebelikte lisansüstü programlar başlatıldı, ebelik alanına özel bilimsel toplantılar düzenlendi. Ebeleri ebelerin eğiteceği akademik kadrolar oluşturulmaya başladı. Bu demektir ki, lisans mezunu ebeler ile gerek merkezde ve gerekse ev ziyaretleri ile daha donanımlı birinci basamak sağlık hizmeti verilebilir. Ev ziyaretleri sırasında yaptığı birebir eğitimler ile bağışıklama oranını arttırma, doğal doğumu özendirme, sağlıklı yaşam biçimi oluşturma vb. ivedi çözüm bekleyen konularda olumlu yönde gelişmeler sağlanabilir. Gözlemlediği psiko-sosyal sorunlara yönelik geri bildirimler ile aile içi şiddet ve tacizler erkenden tespit edilerek zamanında önlem alınabilir. Ancak, birinci basamak sağlık hizmetlerinin verildiği birimlerde hekim, hemşire, ebe, sağlık memuru, çevre sağlık teknisyeni yanı sıra diş hekimi, eczacı, sosyal hizmet uzmanı, diyetisyen ve fizyoterapistlere de yer verilmesi koşulu ile tabii.

Birinci basamak sağlık hizmetlerinde görev aldığım günlerden bugüne, dünyada ve ülkemizde, ebelik mesleğine yönelik gelişmelerde yer alabildiğim, ülkemizin ilk ebe akademisyenlerinden Ummahan Yücel’e ebelik lisans ve lisansüstü eğitim-öğretim programlarında danışmanlık yapabildiğim için mutlu, ülkemizin ilk ulusal (uluslararası katılımlı) ebelik sempozyumunu Prof. Dr. Nusret Fişek anısına düzenleyebildiğim için gururluyum. Yıllar önce düşlediğim “Ebelik ve Toplum Sağlığı” isimli kitabı ülkemizde sağlığın korunması, geliştirilmesi ve sürdürülmesi çalışmaları yanı sıra ebelik mesleğini gönendirmekten yana da emek vermiş duayen halk sağlıkçı Prof. Dr. Nusret Fişek hocama ithaf ediyor, kitabın halk sağlığına gönül vermiş sağlık çalışanları ile ebelik bölümü öğrenci ve akademisyenlerine yararlı olmasını diliyorum. Kitaba emek veren yazar ve editörlere ziyadesiyle müteşekkir olduğumu ayrıca ifade etmek isteri

      “Yaşamda var oluş nedenimiz izimizi bırakmak. Belki küçük bir yolda, belki birlikte olduğumuz insanlarda,

belki yetiştirdiğimiz insanlarda iz bırakmaya çabalamalıyız.

        Bunu yaparken içimizde ne olduğu önemli! Benmerkezci olmadan, anlayışı, hoşgörüyü, sevgiyi, cesareti,

huzur ve nezaketi paylaşarak çabalamalıyız”.

             Sevgimle Saygımla

         Melek Gülsün ÖZENTÜRK    2019, İZMİR

Benzer Kitaplar
Yükleniyor...
0