Hekimlik hayatımızda karşımıza çıkan bir çok türlü vakada çoğu zaman sanatımızın yapıtaşı olan fizik muayene ve anamnez yardımıyla ön tanıya ulaşabilmekteyiz. Fakat hasta sağlığı mevzu bahis olduğunda tanının büyük doğrulukla konulması gerekmektedir. Günümüz teknolojisinin bize sunduğu olanaklar insan faktöründeki yanılma payının minumuma indirilmesini sağlamış, daha önce tanı konulamayan hastalıkların tanı almasına , tanı alma süreçlerinin hızlanmasına ve tanıların şüphe götürmez bir şekilde konulmasına yardımcı olmuştur.
Hızlı kan kitleri, yüksek çözünürlüklü görüntüleme yöntemleri biryandan tanı arayışında olan hekimin elini kolaylaştırırken diğer yandan gereksiz yere istenen yüksek maliyetli bu testler ülke ekonomisine ağır yükler bindirmektedir. Bu testlerin ve görüntüleme yöntemlerinin önerilen algoritmler çerçevesinde istenmesi ancak bu testlerin tanısal doğruluk/yanılma değerleri, kullanma alanları konusunda yeterli bilgiye sahip olarak mümkün olabilmektedir.
